30 Eylül 2016 Cuma

Signification of Learning Experiences - Section 1 - Signification of Experiences

Öğrenme Deneyimlerinin Anlamlandırılması - Bölüm 1

Deneyimlerin Anlamlandırılması [*]


“Öğrenme deneyimlerinin yönetilmesi” yaklaşımında öğrenenin yaşam deneyimlerine eşlik eden öğrenme deneyimlerini anlamlandırması süreci derinlemesine incelenmemiştir (Mutlu, 2015a). Öğrenme deneyimlerinin bireyin kendisi tarafından anlamlandırılmasına yardım eden araçlardan biri "yansıtma"dır.


Yansıtıcı Öğrenme


Boud vd. (1985)’e göre “yansıtıcı öğrenme”, sürekli öğrenmeyi teşvik etmek ve gelecek deneyimleri geliştirmek amacıyla, geçmiş çalışma performanslarına ve kişisel deneyimlere dönmek ve yeniden değerlendirmek yoluyla öğrenmedir. Buna göre, deneyimin öğrenmeye dönüşümünü ifade eden "yansıtma" etkinliği bireylerin deneyimlerini tekrar yakalamaları, üzerinde düşünmeleri ve değerlendirmeleri süreçlerini içerir.

Boud vd. (1985) Yansıtıcı öğrenme modelinde öğrenmenin ilk aşaması deneyimin kendisidir. Buna göre öğrenen herhangi bir etkinlikte bazı davranışlar gerçekleştirir, sahip olduğu fikirleri uygulamaya koyar ve bu süreçte farklı hisler ve duygular deneyimler. Deneyimin yaşanmasından sonraki aşama yansıtıcı süreç aşamasıdır. Bu süreç, deneyime geri dönme, duyguları katma ve deneyimi yeniden değerlendirme aşamalarını içerir. “Deneyime geri dönme” aşamasında öğrenen tam olarak ne olduğunu anlamak amacıyla deneyim esnasındaki önemli olayları zihninde tekrar yaşar. Böylece deneyimi oluşturan olayları ve etkinlikleri hatırlar ve ayrıntılandırır. Yansıtıcı sürecin bir sonraki aşaması “duyguları deneyimle ilişkilendirme” aşamasıdır. Öğrenme önündeki en önemli bariyerlerden biri duygulardır. Bu nedenle önce deneyime ilişkin olumlu duygulara odaklanılmalıdır. Örnek olarak deneyim anındaki yaşanan iyi anları ve hissedilen keyfi hatırlamak, deneyim sonunda elde edilecek potansiyel kazanımları öngörmek verilebilir. Diğer taraftan olumsuz duyguların birer engel haline gelmesinin önüne geçilmesi gerekmektedir. Bu amaçla deneyimle ilgili olumsuz duyguları yazarak ya da başkasına anlatarak dile getirmek, bu duyguların öğrenen tarafından kabul edilmesine ve deneyimin daha rasyonel bakış açısıyla ele alınmasına olanak sağlayacaktır. Yansıtıcı sürecin üçüncü aşaması olan "deneyimi değerlendirmek", bireyin deneyimi kendi niyetleri ve var olan bilgisi ışığında tekrar incelemesi, bunun sonucunda elde edilen yeni bilgiyi kendi kavramsal çerçevesiyle bütünleştirmesi biçiminde gerçekleşir. Bu aşamada aşağıdaki teknikler uygulanabilir (Boud vd., 1985):

       Birleştirme, öğrenen deneyimdeki fikirlerini ve hislerini var olan bilgisine dâhil etmesidir.
       Tümleştirme, yeni deneyim ve önceki deneyimler arasında ilişkiler ve örüntüleri belirlemesidir.
       Onaylama, öğrenenin yeni fikirlerini ne derece doğru oluşturduğunu belirlemesidir.
       Benimseme, öğrenenin öğrendiklerini gerçek dünyada uygulamaya hazır olmasıdır.

Yansıtmanın amacı bireyi yeni deneyimlere hazırlamaktır. Yansıtıcı sürecin sonunda öğrenen, deneyimle ilgili yeni ufuklar edinme, yeni yaklaşımlar ya da beceriler geliştirme gibi davranışlarda değişiklik, yeni fikirleri ve becerileri uygulamaya koyma için hazır olma, yeni yaklaşımları uygulamaya koymak için karar verme gibi kazanımlar elde eder. Birey gerçekte, yeni deneyim için uygulamaya geçtiğinde eski deneyime ait süreci sona erdirmiş olur (Boud vd., 1985).


Şekil 1. Yansıtıcı öğrenme süreci (Boud vd., 1985)


Önceden Niyet Edilmiş ve Bilinçli Olarak Yaşanan Deneyimler


Boud (1994) daha sonraları yansıtıcı öğrenme modelinde, öğrenenin deneyimin öncesinde deneyime hazırlanması, deneyim anında deneyimin farkında olması, deneyim anında öğrenmeyi destekleyecek müdahalelerde bulunması ve deneyim anında yansıtma faaliyetleri gerçekleştirmesi ve ardından yansıtıcı süreci uygulaması şeklinde, yansıtıcı öğrenmeyi kolaylaştıracak önerilerde bulunmuştur. Bu durumda yansıtıcı öğrenme modeli önceden niyet edilmiş ve bilinçli olarak yaşanan deneyimlerden yararlanmaya odaklanmış olmaktadır. Biçimsel öğrenme, yarı biçimsel öğrenme ve öz-yönlendirmeli biçimsel olmayan öğrenme deneyimleri önceden niyet edilerek ve bilinçli olarak yaşanan deneyimlerdir. Bu deneyimlerde deneyim öncesinde ve deneyim anında öğrenmeyi destekleyecek müdahalelerde bulunmak mümkün olabilir.

Yaşam deneyimlerine eşlik eden öğrenme deneyimleri, bireylerin en önemli öğrenme kaynakları arasında yer almalarına rağmen, çoğu kez önceden niyet edilmeden ve bilincinde olmadan yaşanırlar ve üzerinden uzun süre geçtiğinde anımsanmaları ve birbirinden ayırt edilmeleri zorlaşır. Birey bu durumda deneyimden bir şeyler öğrenmiştir ama bunu kavramakta ve ifade etmekte zorlanır. Bu tür öğrenme, “sözsüz öğrenme” ya da “üstü örtük öğrenme” adı verilen, önceden niyet etmeden ve bilincinde olmadan gerçekleşen biçimsel olmayan öğrenme türüyle benzer özelliklere sahiptir.   Birey bu şekilde edindiği bilgi, beceri ve tutumları günlük yaşamında yine farkına varmadan, sezgisel olarak kullanır.

Biçimsel olmayan öğrenme türleri arasında bulunan, önceden niyet etmeden fakat bilincinde olarak yaşanan “tepkisel öğrenme” ya da “tesadüfi öğrenme” ile önceden niyet ederek fakat bilincinde olmadan yaşanan  “bütünleştirici öğrenme” deneyimlerinde de deneyime ilişkin anımsatıcı bilgilerin ve deneyim anının tekrar yaşanmasını sağlayacak içeriğin bulunmadığı durumlarda Boud (1994) modelinin etkili biçimde uygulanması mümkün olmayacaktır.

Boud vd. (1985) “yansıtıcı öğrenme modelinin” önceden niyet edilmeden ya da bilincinde olmadan yaşanan deneyimlere de uygulanabilmesi için tüm yaşam deneyimlerinin aynı kalitede anımsanabilir ve tekrar erişilebilir durumda olması gerekmektedir. Bu durumu sağlamanın etkili bir yolu gelişmiş yaşam günlüğü sistemlerini kullanmaktır.


Yansıtıcı Öğrenmede Portfolyo Kullanımı


“Yansıtıcı öğrenme” düşüncesinin ilk dönemlerinde öğrenenin öğrenme deneyimlerini yansıtması amacıyla kâğıt ve kalem kullanımı öngörülmekteyken, 2000’li yıllarda elektronik portfolyo kullanımı önerilmeye başlanmıştır. Portfolyolar bireylerin gerçekleştirmiş oldukları yapıtları ve deneyimleri sergileyebildikleri ortamlardır. Portfolyo türlerine,  sanatçıların eser portfolyoları, iş başvurusunda bulunanların kariyer portfolyoları ve öğrenenlerin öğrenme portfolyoları örnek verilebilir. Web 2.0 araçları öğrenenlerin elektronik portfolyo oluşturmaları için geniş olanak sunmaktadır. Öğrenen eğer bu amaçla geliştirilmiş bir e-portfolyo yönetim sisteminden yararlanamıyorsa, ücretsiz bir blog hizmetini kullanarak kendi e-portfolyosunu oluşturabilir (Barrett & Garrett, 2009). 



[*] Bu bölümün yazılmasında “Mutlu, M.E. (2015). Öğrenme Deneyimi Portfolyo Sistemi Tasarımı. Proceedings Book volume 4, pp. 452-465, INT-E 2015 International Conference on New Horizons in Education, June, 10-12, Barcelona, Spain“ kaynağından yararlanılmıştır.


(Not: Yararlanılan kaynaklar yazı dizisinin sonunda topluca verilecektir.)