Öğrenme Deneyimlerinin Anlamlandırılması - Bölüm 1
Deneyimlerin Anlamlandırılması [*]
“Öğrenme deneyimlerinin yönetilmesi” yaklaşımında öğrenenin yaşam deneyimlerine eşlik eden öğrenme deneyimlerini anlamlandırması süreci derinlemesine incelenmemiştir (Mutlu, 2015a). Öğrenme deneyimlerinin bireyin kendisi tarafından anlamlandırılmasına yardım eden araçlardan biri "yansıtma"dır.
Yansıtıcı Öğrenme
Boud vd. (1985)’e
göre “yansıtıcı öğrenme”, sürekli öğrenmeyi teşvik etmek ve gelecek deneyimleri
geliştirmek amacıyla, geçmiş çalışma performanslarına ve kişisel deneyimlere
dönmek ve yeniden değerlendirmek yoluyla öğrenmedir. Buna göre, deneyimin
öğrenmeye dönüşümünü ifade eden "yansıtma" etkinliği bireylerin
deneyimlerini tekrar yakalamaları, üzerinde düşünmeleri ve değerlendirmeleri
süreçlerini içerir.
Boud vd. (1985)
Yansıtıcı öğrenme modelinde öğrenmenin ilk aşaması deneyimin kendisidir. Buna göre öğrenen herhangi bir etkinlikte
bazı davranışlar gerçekleştirir, sahip olduğu fikirleri uygulamaya koyar ve bu
süreçte farklı hisler ve duygular deneyimler. Deneyimin yaşanmasından sonraki
aşama yansıtıcı süreç aşamasıdır. Bu
süreç, deneyime geri dönme, duyguları katma ve deneyimi yeniden değerlendirme
aşamalarını içerir. “Deneyime geri dönme” aşamasında öğrenen tam olarak ne
olduğunu anlamak amacıyla deneyim esnasındaki önemli olayları zihninde tekrar
yaşar. Böylece deneyimi oluşturan olayları ve etkinlikleri hatırlar ve
ayrıntılandırır. Yansıtıcı sürecin bir sonraki aşaması “duyguları deneyimle
ilişkilendirme” aşamasıdır. Öğrenme önündeki en önemli bariyerlerden biri
duygulardır. Bu nedenle önce deneyime ilişkin olumlu duygulara odaklanılmalıdır.
Örnek olarak deneyim anındaki yaşanan iyi anları ve hissedilen keyfi
hatırlamak, deneyim sonunda elde edilecek potansiyel kazanımları öngörmek
verilebilir. Diğer taraftan olumsuz duyguların birer engel haline gelmesinin
önüne geçilmesi gerekmektedir. Bu amaçla deneyimle ilgili olumsuz duyguları
yazarak ya da başkasına anlatarak dile getirmek, bu duyguların öğrenen
tarafından kabul edilmesine ve deneyimin daha rasyonel bakış açısıyla ele
alınmasına olanak sağlayacaktır. Yansıtıcı sürecin üçüncü aşaması olan
"deneyimi değerlendirmek", bireyin deneyimi kendi niyetleri ve var
olan bilgisi ışığında tekrar incelemesi, bunun sonucunda elde edilen yeni
bilgiyi kendi kavramsal çerçevesiyle bütünleştirmesi biçiminde gerçekleşir. Bu
aşamada aşağıdaki teknikler uygulanabilir (Boud vd., 1985):
• Birleştirme, öğrenen deneyimdeki fikirlerini ve
hislerini var olan bilgisine dâhil etmesidir.
• Tümleştirme, yeni deneyim ve önceki deneyimler arasında
ilişkiler ve örüntüleri belirlemesidir.
• Onaylama, öğrenenin yeni fikirlerini ne derece doğru
oluşturduğunu belirlemesidir.
• Benimseme, öğrenenin öğrendiklerini gerçek dünyada
uygulamaya hazır olmasıdır.
Yansıtmanın amacı
bireyi yeni deneyimlere hazırlamaktır. Yansıtıcı sürecin sonunda öğrenen,
deneyimle ilgili yeni ufuklar edinme, yeni yaklaşımlar ya da beceriler
geliştirme gibi davranışlarda değişiklik, yeni fikirleri ve becerileri
uygulamaya koyma için hazır olma, yeni yaklaşımları uygulamaya koymak için
karar verme gibi kazanımlar elde
eder. Birey gerçekte, yeni deneyim için uygulamaya geçtiğinde eski deneyime ait
süreci sona erdirmiş olur (Boud vd., 1985).
Şekil 1. Yansıtıcı öğrenme süreci (Boud vd., 1985)
Önceden
Niyet Edilmiş ve Bilinçli Olarak Yaşanan Deneyimler
Boud (1994) daha
sonraları yansıtıcı öğrenme modelinde, öğrenenin deneyimin öncesinde deneyime
hazırlanması, deneyim anında deneyimin farkında olması, deneyim anında
öğrenmeyi destekleyecek müdahalelerde bulunması ve deneyim anında yansıtma
faaliyetleri gerçekleştirmesi ve ardından yansıtıcı süreci uygulaması şeklinde,
yansıtıcı öğrenmeyi kolaylaştıracak önerilerde bulunmuştur. Bu durumda
yansıtıcı öğrenme modeli önceden niyet edilmiş ve bilinçli olarak yaşanan
deneyimlerden yararlanmaya odaklanmış olmaktadır. Biçimsel öğrenme, yarı
biçimsel öğrenme ve öz-yönlendirmeli biçimsel olmayan öğrenme deneyimleri
önceden niyet edilerek ve bilinçli olarak yaşanan deneyimlerdir. Bu
deneyimlerde deneyim öncesinde ve deneyim anında öğrenmeyi destekleyecek
müdahalelerde bulunmak mümkün olabilir.
Yaşam deneyimlerine
eşlik eden öğrenme deneyimleri, bireylerin en önemli öğrenme kaynakları
arasında yer almalarına rağmen, çoğu kez önceden niyet edilmeden ve bilincinde
olmadan yaşanırlar ve üzerinden uzun süre geçtiğinde anımsanmaları ve birbirinden
ayırt edilmeleri zorlaşır. Birey bu durumda deneyimden bir şeyler öğrenmiştir
ama bunu kavramakta ve ifade etmekte zorlanır. Bu tür öğrenme, “sözsüz öğrenme”
ya da “üstü örtük öğrenme” adı verilen, önceden niyet etmeden ve bilincinde
olmadan gerçekleşen biçimsel olmayan öğrenme türüyle benzer özelliklere
sahiptir. Birey bu şekilde edindiği
bilgi, beceri ve tutumları günlük yaşamında yine farkına varmadan, sezgisel
olarak kullanır.
Biçimsel olmayan
öğrenme türleri arasında bulunan, önceden niyet etmeden fakat bilincinde olarak
yaşanan “tepkisel öğrenme” ya da “tesadüfi öğrenme” ile önceden niyet ederek
fakat bilincinde olmadan yaşanan
“bütünleştirici öğrenme” deneyimlerinde de deneyime ilişkin anımsatıcı bilgilerin
ve deneyim anının tekrar yaşanmasını sağlayacak içeriğin bulunmadığı durumlarda
Boud (1994) modelinin etkili biçimde uygulanması mümkün olmayacaktır.
Boud vd. (1985)
“yansıtıcı öğrenme modelinin” önceden niyet edilmeden ya da bilincinde olmadan
yaşanan deneyimlere de uygulanabilmesi için tüm yaşam deneyimlerinin aynı
kalitede anımsanabilir ve tekrar erişilebilir durumda olması gerekmektedir. Bu
durumu sağlamanın etkili bir yolu gelişmiş yaşam günlüğü sistemlerini
kullanmaktır.
Yansıtıcı Öğrenmede Portfolyo Kullanımı
“Yansıtıcı öğrenme”
düşüncesinin ilk dönemlerinde öğrenenin öğrenme deneyimlerini yansıtması
amacıyla kâğıt ve kalem kullanımı öngörülmekteyken, 2000’li yıllarda elektronik
portfolyo kullanımı önerilmeye başlanmıştır. Portfolyolar bireylerin
gerçekleştirmiş oldukları yapıtları ve deneyimleri sergileyebildikleri
ortamlardır. Portfolyo türlerine,
sanatçıların eser portfolyoları, iş başvurusunda bulunanların kariyer
portfolyoları ve öğrenenlerin öğrenme portfolyoları örnek verilebilir. Web 2.0
araçları öğrenenlerin elektronik portfolyo oluşturmaları için geniş olanak
sunmaktadır. Öğrenen eğer bu amaçla geliştirilmiş bir e-portfolyo yönetim
sisteminden yararlanamıyorsa, ücretsiz bir blog hizmetini kullanarak kendi
e-portfolyosunu oluşturabilir (Barrett & Garrett, 2009).
[*] Bu bölümün yazılmasında “Mutlu, M.E. (2015). Öğrenme Deneyimi Portfolyo Sistemi Tasarımı. Proceedings Book volume 4, pp. 452-465, INT-E 2015 International Conference on New Horizons in Education, June, 10-12, Barcelona, Spain“ kaynağından yararlanılmıştır.
(Not: Yararlanılan kaynaklar yazı dizisinin sonunda topluca verilecektir.)
[*] Bu bölümün yazılmasında “Mutlu, M.E. (2015). Öğrenme Deneyimi Portfolyo Sistemi Tasarımı. Proceedings Book volume 4, pp. 452-465, INT-E 2015 International Conference on New Horizons in Education, June, 10-12, Barcelona, Spain“ kaynağından yararlanılmıştır.
(Not: Yararlanılan kaynaklar yazı dizisinin sonunda topluca verilecektir.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Kişisel öğrenme ortamları konusunda deneyimlerinizi ve çalışmalarınızı benimle paylaşabilirsiniz.